Connect with us

BANKA ANALİZLERİ

Erol TAŞDELEN yazdı: AKBANK, GARANTİ BBVA, İŞBANK, YKB 2024 SON ÇEYREĞİNE NASIL GİRDİ

Erol TAŞDELEN 2024/3Ç Mali verilerini ele alarak Bankacılık Sektörünü ve Türkiye’nin en büyük dört özel bankasını değerlendirdi. Yazı Bankacılık sektörünün Kamu bankaları dışında Amiral Gemilerinin 2024 son çeyreğine nasıl başladığını bilanço verileri ışığında göstermesi açısından 2024 yıl sonu stratejileri için de ip uçları içeriyor…

Yayınlanma:

|

2024’ÜN ÜÇÜNCÜ ÇEYREKTE BANKACILIK SEKTÖRÜ NE YAPTI?

2023-24 yıllarında mevzuattaki sık sık değişim girdabında geçiren Bankacılık Sektörü her türlü zorluğa rağmen 2024 üçüncü çeyreğinde (3Ç) hacimsel büyümeye devam etti. 2023 sonundaki 23,5 trilyon TL’lik Aktiflerini 2024/3Ç’de %30 büyüterek 30,5 trilyon TL üzerine çıkarmayı başardı. Sektör 11,6 trilyon TL olan brüt Nakdi Kredilerini %29 büyüterek 15 trilyona taşırken; 192 milyar TL’lik Kredi Takip hacmini ise 264 milyar TL seviyesine yükseldi. Bu rakamın içinde Varlık Şirketlerine satılan 13 milyar TL’yi bulan  takip dosyaları yok. Yapılandırılan Zombi firma kredileri ile birlikte takip krediler yanında; ön izleme, yakın izleme kapsamındaki dahil Sorunlu Kredi hacmi 1 trilyon TL‘yi aşarak %10’ları aşması; Konkordatolardaki patlama ise sektör açısından ciddi tehdit olarak ortada duruyor. Sektörün Özkaynaklarının 2024 üçüncü çeyreğinde 2,6 milyar TL düzeyinde olduğu dikkate alındığında Sorunlu Kredileri özkaynakların %40’lara ulaştığı görülüyor. 2023 sonunda 469 milyar TL olan Beklenen Zarar Karşılıkları; 2024 üçüncü çeyreğinde 502 milyar TL seviyesine çıktı. Enflasyonist ortamda rakamların bizi yanıltabileceği unutulmamlı olduğunu da akıldan çıkarmamak lazım.

Sektörün 2023’ün aynı dönemine göre Net Karlılığını sadece %5 artırması ise reel anlamda ciddi Kar erozyonu yaşandığının kanıtı niteliğinde.

Sektör 2023 sonunda 14,8 trilyon TL olan Mevduatını 17,8 trilyon TL seviyesine çıkarırken; toplam mevduatın içinde Vadesiz Mevduat ortalamasını da %37 seviyesine çıkardı. Faizlerin yükseldiği dönemde vadesiz mevduat bankalar için bulunmaz nimet konumunda. 2023/3Ç’de 439 milyar TL Net Karlılık yakalayan sektör 2024/3Ç aynı dönemde  sadece %5 artış ile 460 milyar TL Net Karlılığı yakaladı. Net Faiz gelirinin sınırlı kaldığı sektör aradaki farkı Ücret ve Komisyon gelirlerini artırarak kapama stratejisi uyguladı.  Sektör Kredi dışındaki Bankacılık Hizmet Gelirleri 2023 aynı döneminde 222 milyar TL iken 2024’de 587 milyar TL gelir elde etti. TCMB ve BDDK ücret komisyon sınırlamalarına rağmen bu artış Müşterilerden bu alanda gelen şikayetlerinin de boşa olmadığının kanıtı gibi.

DÖRT BÜYÜKLER NE YAPTI?

Kısa sektörel özetten sonra, değerlendirdiğimiz sektörün kamu bankaları dışında amiral gemileri konumdaki dört özel bankanın ( AKBANK, GARANTİ BBVA, İŞBANK, YAPI KREDİ )  2024 üçüncü çeyrekte açıkladıkları ve KAP’a bildikleri faaliyet raporları; mali veriler ve bilanço dipnotlarına göre karşılaştırmalı verilerine yakından bakalım. Dört büyük bankanın 10,3 trilyon TL bilanço büyüklüğü ile sektörün aynı zamanda üçte bir hacmine sahip olması ile sektöre yön verme kapasitesine sahip, önemleri de buradan geliyor.

Değerlendirmeye alınan dört büyük banka 10,3 trilyon TL Aktif Büyüklüğü ile sektörün %34’ini; 5,4 trilyon TL nakdi kredi hacmi ile sektörün %36’lık kısmını; 6,6 trilyon TL’lik mevduat hacmi ile sektörün %37’lik kısmını oluştururken; 460 milyar TL’lik Net Kar ile de sektör Net Karlılığının %34’ünü oluşturuyor. Hadi ana kalemlerden yola çıkarak dört büyüklerin 2024/3Ç fotoğrafını çekelim:

AKTİF Büyüklükte İŞBANK farkı açarak liderliğe devam etti

Aktif büyüklükte dört büyükler ortalama %30 büyürken AKBANK %27 ve GARANTİ BBVA %29 ile ortalama büyümenin altında kaldı.

Dört büyükler arasında geçmiş yıllarda olduğu gibi İŞBANK Aktif Büyüklükte açık ara liderliği devam ediyor ve 3,2 trilyon TL büyüklüğü ulaşmış durumda. İŞBANK aynı zamanda dört büyüklerden 3 trilyon TL Aktif büyüklüğünü aşan ilk banka oldu. İŞBANK Aktif büyüklüğünü 743 milyar TL büyütürken en yakın rakibi olan Garanti BBBVA 2,5 trilyon TL Aktif Büyüklüğe sahip. YAPI KREDİ 2,3 trilyon TL Aktif büyüklüğe ulaştı. Dört büyükler arasında AKBANK 2,3 trilyon TL büyüklükte kaldı.

 Toplam NAKDİ Kredilerde İŞBANK liderliğe devam etti

İŞBANK 1,5 trilyon TL’yi aşan brüt nakdi kredi hacmi ile ilk sıradaki yerini korudu. 2024/3Ç’de GARANTİ BBVA 1,4 trilyon TL; YAPI KREDİ  ve AKBANK 1,2 trilyon TL Kredi hacmini aşmış durumda. İŞBANK 408,9 milyar TL kredi artışı ile kredi hacmini en fazla artıran banka oldu.

GAYRİ NAKDİ Kredilerde GARANTİ BBVA liderliği kaptı

Gayri Nakdi Kredilerde dört büyükler ortalama %30 büyürken %34 büyüme ile GARANTİ BBVA önde yer alırken; AKBANK ve İŞBANK %26 ortalama büyümenin altında yer alan bankalar oldu.

GAYRİ NAKDİ Kredilerde ilk üç sırada yer alan bankalar arasında fark hızla kapanırken AKBANK Rekabetin oldukça gerisinde kalmış durumda. Son yıllarda sıralamayı lider olarak kapatan İŞBANK liderliği 540 milyar TL hacme yaklaşan GARANTİ BBVA’ya bıraktı. GARANTİ BBVA ilk çeyrekte 138 milyar TL hacimsel artış ile rekabette en fazla gelişmeyi gösteren banka oldu. YAPI KREDİ 513 milyar TL hacme ulaşırken; AKBANK 298 milyar TL hacim ile dört büyükler arasında acık ara gerilere düşmüş durumda.

İŞBANK 2 trilyon lira mevduatı aşan ilk banka oldu

Mevduatta dört büyükler ortalama %24 büyürken %25 büyüme ile GARANTİ BBVA en fazla büyüme sağlayan banka oldu. YAPI KREDİ %22 ve İŞBANK %23 ortalama büyümenin altında yer alan bankalar oldu.

Dört büyüklerin Mevduat hacimde 2 trilyon 50 milyar TL hacim ile İŞBANK 2 trilyon lira sınırını aşan ilk banka oldu. GARANTİ BBVA 1,7 trilyon TL; AKBANK 1 ,5 trilyon TL ile üçüncü sırada yer aldı. YAPI KREDİ mevduat hacmi ise 1,3 trilyon TL seviyede kaldı.

Net Faiz Gelirinde GARANTİ BBVA yeni lider oldu

TCMB’nin gösterge faizine paralel bankaların kredi ve mevduat faizlerindeki sert yükselme bankalar arasında Net Faiz Gelirinde de farkların açılmasına neden oldu. GARANTİ BBVA  19,8 milyar ve %39 artış ile en fazla artış performansı sergilerken; İŞBANK Net Faiz Gelirini artıramayan tek banka oldu. Bunda İŞBANK’ın düşük faiz döneminde sabit faiz ile verdiği orta/uzun vadeli kredilerin etkisi olurken banka kaybı yeni kredilerde TCMB ve BDDK sınırlamasını da aşacak şekilde ücret ve komisyon gelirleri yaratarak ( örneğin Ticari Kredilerde firma ortaklarına sigorta zorunluluğu getirerek ) kapama stratejisi uyguladı.

 Net Ücret ve Komisyon Gelirlerinde GARANTİ BBVA liderliği aldı

2024 üçüncü çeyreğinde GARANTİ BBVA 65,6 milyar TL Net Ücret Komisyon Geliri sağladı. İŞBANK 65,2 milyar TL Net getiri elde ederken; YAPI KREDİ 52,6 milyar TL; AKBANK 48,5 milyar TL net getiri sağladı.

Net Karlılıkta da GARANTİ BBVA fark yarattı

Net Karlılıkta dört büyükler ortalama%25 karlılığını düştü. Net Karlılığını 66,9 milyar TL’ye taşıyarak 2023’ün aynı dönemine göre artıran tek banka GARANTİ BBVA oldu. İŞBABK 34,6 milyar TL; AKBANK 33,1 milyar TL; YAPI KREDİ 22,4 milyar TL Net karlılıkta kaldı.

 Banka genel performansları

Liralaşma Stratejisi kapsamında, TCMB ve BDDK’ın eleştirilere neden olan sektörel düzenlemeler teker teker iptal edilip Rasyonel zemine oturtulmaya başlanırken, geçmiş dönemdeki düzenlemelerin olumsuz etkisi hala sektörde kendini hissettiriyor.  Dört büyük bankanın 2024 üçüncü çeyreğinde hacimsel büyüklükleri, gelişme performansları, piyasaya verdikleri destek, profesyonel yönetim yapısı, personel memnuniyeti, müşteri hizmet kalitesi, Dijitalleşme, gelen şikayetlere çözüm odaklı hızlı geri dönüşleri dikkate alındığında dört banka arasında bir sıralama yapılır ise en başarılı Banka İŞBANK, sonra sırası ile GARANTİ BBVA, YAPI KREDİ ve AKBANK olarak kendini göstermekte. GARANTİ BBVA ve YAPI KREDİ‘nin yeni koşullara uyumlu, hızlı aksiyon aldığı bunun da hacimsel gelişime yansıdığı çok net.

Erol TAŞDELEN – Ekonomist    www.bankavitrini.com

MERAKLISINA EKLER:

ResimResimResim Resim

 

Erol TAŞDELEN yazdı: BANKACILIK SEKTÖRÜ 2024 İLK YARI PERFORMANSI

BANKACILIK SEKTÖRÜNDE KAR PANİĞİ: SADECE %5 ARTTTI

TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK ÖZEL BANKALAR HANGİLERİ

Erol TAŞDELEN yazdı: AKBANK, GARANTİ BBVA, İŞBANK, YKB 2024 İLK ÇEYREK PERFORMANSLARI

Erol TAŞDELEN yazdı: Firma çöplüğüne hazır mıyız?

BANKA ANALİZLERİ

DenizBank, Dünya Çiftçiler Günü’nü Tarıma Özel Kampanyalarla Kutluyor

Tarımın finansmanı ve çiftçinin üretiminin devamlılığı için çalışan DenizBank, 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü’nü, Üretici Kart ile yapılan alışverişlerde nakit avans fırsatı ve toplamda altı aya varan vade avantajı gibi çiftçinin hayatını kolaylaştıran kampanyalarla kutluyor.

Yayınlanma:

|

Yazan:

DenizBank, tarımın finansmanı için geliştirilmiş yenilikçi ürünü Üretici Kart ile MobilDeniz üzerinden 1 ay faizsiz 25.000 TL nakit avans imkânının yanı sıra, anlaşmalı iş yerlerinden yapılan alışverişlerde Mayıs sonuna kadar geçerli 5 aya varan vade avantajı sunuyor. Ayrıca çiftçiler, MobilDeniz uygulaması aracılığıyla banka şubesine gitmeden, doğrudan bayiden 4 milyon TL’ye kadar traktör kredisi başvurusunda bulunabiliyor.

“Çiftçilerimiz ülkemizin geleceğidir”

DenizBank KOBİ Bankacılığı, Tarım Bankacılığı ve Kamu Finansmanı Grubu Genel Müdür Yardımcısı Engin Eskiduman, konuyla ilgili değerlendirmesinde şunları söyledi: “DenizBank olarak çiftçilerimizin ülkemiz ve geleceğimiz için taşıdığı değeri biliyor; üretim güçlerini desteklemeyi öncelikli görevimiz kabul ediyoruz. Bu özel günde de, tüm şubelerimizde onlarla bir araya geliyor, ziraat odalarımızla etkinlikler düzenleyerek Dünya Çiftçiler Günü’nü coşkuyla kutluyoruz. Bugün itibarıyla 300 tarım şubemizde, çoğunluğu ziraat mühendisi ve çiftçi ailelerinin çocuklarından oluşan 1500 kişilik ekibimizle sahadayız; tüm ihtiyaçlarında üreticilerimizin yanında olmaktan büyük gurur duyuyoruz. Önümüzdeki dönemde de, ülkemizin her köşesinde, özellikle kırsal bölgelerde üretimin sürekliliğini sağlamak amacıyla gerekli finansal desteği sağlamak üzere kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz. Emekleriyle tarımı ayakta tutan tüm çiftçilerimizin 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü’nü içtenlikle kutluyor, verdikleri emek için teşekkürlerimizi sunuyoruz.”

Okumaya devam et

Ali Coşkun

Patrona Uyarı: Banka Kredileri, Özkaynak Değildir

Yayınlanma:

|

Yazan:

Bir çok şirkette hâkim olan bir anlayış var. Sipariş varsa satış vardır, satış varsa büyüme vardır, büyüme varsa işler yolundadır. Bu durum umut verici görünse de arka plandaki finansal gerçekler çoğu zaman ihmal ediliyor. Özellikle büyümenin tamamen banka kredileriyle finanse edildiği şirketlerde bu durum ilerleyen dönemlerde ciddi sorunlara yol açıyor.

Bilançoların %70’i banka borçlarından oluşmaktadır. Şirketlerin çoğu kısa vadeli banka kredileriyle günlük operasyonlarını döndürmeye, uzun vadeli yatırımları ise işletme sermayesiyle karşılamaya çalışıyor. Bu yapısal sorun, finansmana erişimin iyice kısıtlandığı, bugünkü gibi yüksek faizli bir ortamda daha da riskli hale geliyor.

Bugün TL faiz oranları basitte %55 – 60’lara dayanmış durumdadır. Bileşiği ise tefeci faizlerine gelmektedir. Bu faiz oranlarıyla mevcut kredi borçlarının çevrilmesi, ödenmesi neredeyse imkânsız hale gelmiştir.

Peki, neden şirketler bu kadar fazla banka kredisi kullanıyor?

Çünkü çoğu patron için kredi bir tür “ öz sermaye ” gibi görülüyor. Oysa bu en büyük ve en tehlikeli yanılgılardan biridir.

Kredi, bir finansman aracıdır. Örneğin tedarikçiden alınan vadeli mal gibi bir gün ödenmesi gereken bir borçtur. Sermaye değildir. Ortakların koyduğu, özkaynak hiç değildir.

Kredi riski, şirkete değil bankaya aittir sanılıyor ama durum tam tersidir.

Üstelik bu kredi bağımlılığı, iş dünyasında “büyüme tutkusu” ile birleşince daha da tehlikeli hale geliyor. Patron sipariş almanın heyecanıyla yeni yatırımlara koşuyor, üretim kapasitesini artırıyor, yeni makineler alıyor ama bu harcamaların tamamı krediyle finanse ediliyor.

Satışlar artsa da kârlılık aynı oranda artmıyor. Çünkü artan faiz yükü, nakit çıkışlarını eritiyor. Firma büyüdükçe özkaynağı zayıflıyor, borç/özsermaye oranı bozuluyor ve finansal yapı kırılgan hale geliyor.

Bugün konkordato ilan eden firmaların çoğu “büyüme dönemlerinde” kontrolsüz borçlanan firmalardır. İşler iyi giderken alınan kredilerin geri ödemesi, ekonomi yavaşladığında ya da faizler bugünkü gibi yükseldiğinde imkânsız hale gelir. Aslında ortada bir krizden çok kötü yönetilen bir finansman yapısı vardır.

Büyüme ciro ile ölçülmemelidir. Karlılık, nakit akışı, özkaynak karlılığı, borç çevirme oranı gibi göstergelerde önemlidir. Aksi halde bilançosu hormonlu şişmiş, borç yükü altında ezilen firmalarla dolu bir ekonomik yapı oluşur.

Ve bunun en temel sebebi şudur:

Kredinin, özkaynak olmadığı gerçeğinin farkında olunmamasıdır.

Patronlar artık şunu net bir şekilde anlamalı ;

Kredi bir borçtur. Bir gün geri ödenmek zorundadır. Kâr etmeyen, nakit sağlamayan bir yapının borçla büyümesi sürdürülebilir değildir.

Bu yolun sonu konkordatodur, iflastır.

Finansal disiplini olmayan bir büyüme çöküşün habercisidir.

İş dünyasının yaşaması için “krediye değil, kârlılığa” odaklanan bir zihniyet değişimi şarttır.

Özkaynak olmadan büyümek temelsiz bina yapmaya benzer. İlk sarsıntıda yıkılır.

Ali ÇOŞKUN-Finans Danışmanı
0 530 787 84 39
bankeralicos@gmail.com

Okumaya devam et

BANKA ANALİZLERİ

HSBC TÜRKİYE RAPORU

Yayınlanma:

|

Yazan:

• Türkiye hisse senetleri, İBB Başkanı İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından artan iç siyasi belirsizlik nedeniyle önemli bir oynaklık yaşamıştır.
• Ekonomik reformlara olan bağlılığa dair son güvenceler, uzun vadeli tezi desteklemektedir.
• HSBC, Türkiye’ye yönelik “ağırlığını artır” tavsiyesini koruyor ve altı “en iyi fikir” hisseyi vurgulamaktadır: Türk Hava Yolları, Akbank, BİM, Turkcell, Migros ve Torunlar.
• Yakın vadeli zorluklara rağmen, Türkiye hisse senetleri için temel uzun vadeli katalizörün, geleneksel ekonomik politikaya olan güçlü bağlılık olduğuna inanılmaktadır.
• Türkiye hisse senetleri için en büyük risk, döviz çıkışlarından kaynaklanan sürekli baskılardır.
• TCMB’nin temel öncelikleri, dolar talebini kontrol altına almak ve döviz istikrarını korumaktır.
• Yabancı yatırımcı pozisyonları yılbaşından bu yana artsa da, nispeten küçüktür ve bu da daha fazla çıkışın sınırlı olabileceğini göstermektedir.
• 14 Mart’a kadar, yılbaşından bugüne Türkiye hisse senetlerine 860 milyon USD giriş olmuştur, ancak 2024 boyunca 2,6 milyar USD çıkış yaşanmıştır.
• Türkiye’nin öz sermaye piyasasındaki yabancı sahipliği, 2020 öncesindeki %65 seviyesinden %37’ye düşmüştür.
• Türk bankaları, makroekonomik gelişmelerle yakından ilişkili oldukları ve yüksek yabancı pozisyonlarına sahip oldukları için, devam eden gelişmelerden en çok etkilenen sektör olarak görülmektedir.
• Bununla birlikte, bankaların yıl sonuna kadar faiz indirimlerinin gerçekleşmesiyle olumlu etkileneceği düşünülmektedir.
• Türkiye ekonomisinin temelleri sağlamdır ve 2025’in başındaki veriler, kurumsal kazançlara önemli bir destek sağlayacak şekilde ekonominin dirençli olduğunu göstermektedir.
• Yüksek enflasyon ortamında, Türk tüketicileri fiyat konusunda daha hassas hale geldikçe, temel tüketim malları ve indirimli perakendeciler iyi performans göstermektedir.
• Türkiye’de havacılık sektörü, güçlü büyüme görünümüyle öne çıkmaktadır.
• Ülke, 2024’teki 62,3 milyon ziyaretçiye kıyasla bu yıl 65 milyon ziyaretçi ağırlamayı beklemektedir.
• Türkiye, Ukrayna, Gazze, Lübnan ve Suriye gibi bölgelerdeki potansiyel yeniden yapılanma çabalarından faydalanabilecek stratejik bir konuma sahiptir.
• Savunma sektörü, AB’nin savunma bütçelerini artırma yönündeki önemli çabasından yararlanmaya hazırlanmaktadır. Aselsan tavsiye edilmektedir.
• Türk savunma ve havacılık ihracatı 2024’te %29 artarak 7,1 milyar USD’ye ulaşmıştır.

RAPORUN TAMAMI: 1743143694653

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.