Connect with us

GÜNCEL

REEDER TELEFON PATLAYARAK ARACI YAKTI, ÜRETİCİ HASARI KARŞILAMADI

Çanakkale’de araç içinde patlayan R**DER Telefonu için kullanıcı vatandaş hasarın karşılanmasını istedi. İtfaiye raporuna ve telefonun Garanti süresi bitmemesine rağmen R**DER ödemeye yanaşmadı. Vatandaş Hakem Heyetine şikayette bulundu. Dava sürüyor. Borsada işlmelm görmek için talep toplamaya başlayacak firma yatırımcısına hedeflediği kârı tutturamazsa yüzde 50’ye varan ilave hisse vermeyi taahhüt etti.

Yayınlanma:

|

Çabakkale’de 5 Temmuz’da Mehmet D.’ye ait olan araçta koyu dumanlar görülmesi üzerine itfaiyeye haber verildi. Olay yerine gelen itfaiye aracın arka bölümünün yandığı, içinin kullanılmayacak ölçüde maddi hasar gördüğünü tespit etti ve tutanağa bağladı. ÇANAKKALE BELEDİYESİ OLAY RAPORU’nda yaptığı tespitte de belirttiği gibi yangına sebep olan neden “araç içinde buluna cep telefonu bataryasını patlaması” nedeni yangına ve hasara sebep olmuştur ifadeleri yer aldı.

REEDER hasarı karşılamayı kabul etmedi

Araç sahibi Mehmet D. bir tarftan aracını tamir ettirmeye çalışırken, diğer taraftan yangına neden olan R**DER modeli telefonun neden olduğu hasarın karşılanması ve telefonunun bedelinin ya da yenisinin verilmesi için firma ile irtibata geçti. Telefonun 07.01.2022 tarihinde alındığı ve garanti süresinin devam ettiği fatura ve itfaiye Raporu ile birlikte ibraz etmesine  rağmen R**DER’in Samsıun’da bulunan merkezindeki yetkililer hasarın karşılanmayacağını; “telefonun araç camı altında mercek görevi neticesinde uzun süre aşırı güneş ışınlarına maruz bırakıldığı, bu nedenle kullanızı hatası olarak tespit yapıldığından bu aşamada taleplere karşılık verilmeyeceği, hukuksal yolların devamına karar verildiği mütalee edilmiştir” cevabı verildi. Firmanın olumsuz cevabını alan Mehmet D. zaman kaybetmeden ÇANAKKALE TÜKETİCİ HAKEM HEYETİ’ne başvurarak hasarının hukuki olarak tahsil edilme yoluna başvurdu.

ŞİKAYET TÜKETİCİ HAKEM HEYETİNE YANSIDI

R**DER Marka telefonun patlaması sonucu telefonu kullanılamaz hale gelen ve aracının arka bölümü yanan Mehmet D. firma yetkililerinden “hasarın karşılanmayacağı” yönünde cevap alması üzerine şikayeti belgeleri ile birlikte ÇANAKKALE TÜKETİCİ HAKEM HEYETİ’ne taşıdı ve Hakem Heyeti R**DER firmadan savunma istedi.

HUKUKÇULAR “HASAR KARŞILANMALI” DİYOR

Tüketici şikayetleri ile ilgili görüştüğümüz Hukukçular ve görüştüğümüz uzman Bilirkişiler bu tür hasarların hasarın İmalatçı firma tarafından karşılanması gerektiği yönünde hemfikir. Zira; firmanın savunmasında yer alan “…telefonun araç camı altında mercek görevi neticesinde uzun süre aşırı güneş ışınlarına maruz bırakıldığı” nedeni ile yanmasının somut bir delili olmadan söylenemeyeceğini ve firma kullanma klavuzunda “araç içinde bırakmayın” diye açık/net bir uyarı olmadığını belirtirken, gerekçe bu olsa bile, sigorta şirketlerinde olduğu gibi “hasar ödenir, gerçekten sorun telefonda değil de araç camında ise gider araç markasına bu yönde dava açabilirdir” görüşleri belirttiler. Ürünün “ayıplı mal” statüsünde değerlendirme olasılığının yüksek olduğu belirtilmekte birlikte TÜKETİCİ HAKEM HEYETİ’nin kararı sonrası değerlendirmenin daha sağlıklı olacağı görüşündeler. TÜKETİCİ HAKEM HEYETİ kararının da don zamanlarda artan bu tür vakalar için örnek niteliğinde olacağı belirtiliyor. AB ülkelerinde ve ABD’de benzer vakalarda imalatcı firmalar zararı karşılıyor.

BORSADA İŞLEM YAPACAK OLAN “REEDER” MARKA DEĞERİNİ HİÇE SAYDI

Telefonu patlaması sonucu iyi niyet göstererek 60 bin TL dolayında hasarın karşılanması; kullanılmaz hale gelen telefonunun değiştirilmesi veya telefonun güncel fiyatının ödenmesi için ilk önce firmaya başvuran Mehmet D. firmanın tavrı karşısında ikinci mağduriyet yaşarken Hukuki süreç başlatmak dışında bir seçeneği kalmadığı için ÇANAKKALE TÜKETİCİ HAKEM HEYETİ’ne başvuruda bulundu. R**DER’in tavrının Tüketici Hakları hukuki düzenlemelerine ve Ticaret Kanununda yer alan BASİRETLİ TÜCCAR mantığına da uymamakta! Hakem Heyeti firmadan savunma istedi. Savunmasın gelmesi ile birlikte karar süreci başlayacak.

ARACIN BOŞ OLMASI TESELLİ OLDU

Görüşlerine başvurduğumuz Mehmet D. “Telefonu küçük kızım kullanıyordu, elindeyken patlamaması veya aracı eşim kullanırken seyir halinde patlayarak kazaya neden olmaması bize teselli oldu; maddi hasar bir şekilde telafi edilir; kimsenin canının yanmaması bize teselli” oldu ifadelerini kullanırken; “araç da;  telefon da gece gündüz işçi olarak çalışarak alınmış helal kazançtır; kendim kalp rahatsızlığından malulen emekli oldum; ben ve ailem bu olay nedeni ile zaten büyük üzüntü yaşadı; firmanın hasar ödememesi üzüntümüzü artırdı; işlerimizi aksattı, aracın tamiri için günlerce işe gidemedim kazanç kaybım oldu; R**DER “araç camı mercek etkisi yapmış telefon patlamış” diyor ama kim telefonunu araçta bırakmıyor ki; denize giderken çoğu insan telefonlarını araçlarda bırakır veya araçta telefonunu unutmayan var mı?” ifadesini kullanırken; Adaletin şaşmazlığına ve Hukukun üstünlüğüne güveniyorum, firma sorumluluk kabul etmiyor ama yanlış hesap mahkemeden döner; hayatın olağan akışı içinde olabilecek şeyleri R**DER’in anormal bir şeymiş gibi öne sürerek hasarı ödememesi kabul edilemez” dedi. Mehmet D. “Araç satışta idi; yanınca değeri düştü; telefon garanti süresi içinde patlamış kullanılmaz hale gelmiş; firma haklı ve basit bir ödemenin yapmayıp olayı buralara kadar getirmesini ise şaşkınlıkla karşıladığını; aynı olay SAMSUNG, APPLE, HUAWEI gibi markalarda yaşansa anında hasarımız karşılanmıştı” dedi. Mehmet D. Hakem Heyetinden de sonuç almaması halinde haklı olduğu olayı Mahkemeye taşıyacağını ve davayı almak isteyen Hukuk Büroları ile görüşüp davaya Manevi Tazminat da ekleyeceğini belirtti. Mehmet D. “aracı yaptırmak için Tüketici Kredisi kullandığını; söz konusu olay olmasa borca girmeyeceğini, gereksiz borç ve faiz ödeyeceğini; mahkeme aşamasında bu kredinin masraf ve faizinin de firma tarafından karşılanmasını talep edeceğini” sözlerine ekledi.

bankavitrini.com

BANKA HABERLERİ

Prof. Dr. YILMAZ: TCMB faiz kararını değerlendirdi

Yayınlanma:

|

Yazan:

Türkiye, G20 ülkeleri arasında Arjantin’den sonra en yüksek yıllık enflasyona sahip ülke. TÜİK verilerine göre mart ayı aylık enflasyonu yüzde 3,16 ve yıllık yüzde 68,5. Enflasyon oranının önümüzdeki aylarda aylık yükselişini devam ettirerek mayıs ayında yüzde 75’e yakın bir seviyeye çıkacağını tahmin ediyorum. 

TCMB’nin nisan ayı faiz kararı oldukça kritik önem sahip. Bankanın şubat ayında politika faizini yüzde 45’te sabit tuttuktan sonra mart ayındaki toplantıda 500 baz puan arttırarak yüzde 50’ye çıkardığını hatırlayalım. Banka faiz koridoru uygulamasına devam ediyor ve şu anda piyasada gecelik faizler koridorun üstü olan yüzde 53’te.  

Son faiz artırımındaki en önemli etkenler, yerel seçim öncesinde kurda yaşanan hareketlilik ve uluslararası kuruluşların faiz artırımına ilişkin görüşleriydi. 

Ancak yerel seçimin ardından kurdaki hareketlilik yerini sakinliğe bıraktı, net döviz rezervlerinde iyileşme başladı. 

Seçimin ardından para ve maliye politikasında sıkılaşmaya yönelik açıklamalar gelmeye devam etti. TCMB tarafından para politikasının enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda sıkılaştırılacağı ve likidite arttırıcı adım atılmayacağı yönündeki açıklamalar, mevduat faizlerini yukarı çekip enflasyonla mücadeleyi daha etkin kılar. Ayrıca maliye politikasında da kamu harcamalarında tasarruf ile sıkılaşmanın devam edeceğine ilişkin açıklamalar, -geçen yılın yaz dönemindeki gibi- vergi artışlarının enflasyonist etkisinin ortaya çıkmasını engeller. O nedenle bu söylemlere bakınca da TCMB bu ay faiz arttırmayabilir.  

Tabi söylem dışında gerçekler var. Örneğin kur artışı her zaman olduğu gibi enflasyonla mücadelenin önünü kesecek bir etken. TEPAV’ın hesaplamalarına göre 2024 yıl sonu tüketici enflasyonun yüzde 40’ın altına inmesi için aylık kur artışlarının yılın kalan döneminde yaklaşık yüzde 2 ve daha az olması gerekiyor. O nedenle TCMB kontrollü kur politikasına devam edecekse politika faizini arttırma ihtiyacı hissetmeyebilir. Ancak bu politikanın sürdürülemez olduğuna daha önce de şahit olduk.  

Ayrıca kur artışını engellemek için yabancı sermayeye ihtiyaç var. Seçim öncesi hisse senedi ve DİBS piyasasından yabancı sermaye çıkışı gerçekleşirken, seçim sonrası yabancı sermaye için ortam hazırlanmaya çalışılıyor. Bunun yolu da faiz arttırımından geçiyor. Hem de Ortadoğu gerilimi ve jeopolitik risklere rağmen.

Enflasyonla mücadelenin önünde başka bazı önemli engeller var: Bunlardan biri, TL mevduat faizlerinin yükselişine rağmen dolarizasyonda arzu edilen düşüşün gelmemesi. Sıkı parasal duruş halen hem döviz dönüşümlü KKM’de hem de DTH’daki azalışı beraberinde getirmekte kısmen etkisiz. 

Çoğu banka mevduat faizlerini özellikle yüksek meblağlar söz konusu olduğunda arttırıyor. Bu da daha düşük meblağlardaki gönüllü tasarrufların artmasını engellerken iç talepteki beklenen baskıyı geciktiriyor. 

Bir diğeri ve en önemlisi, enflasyon beklentilerinin çıpalanamaması. TCMB’ye göre yıl sonu enflasyon tahmini yüzde 36. Oysa geçen hafta açıklanan nisan ayı piyasa katılımcıları anketine göre yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 44,19. Bir önceki anket döneminde beklenti yüzde 44,16’ydı. Dolayısıyla TCMB mart ayı PPK toplantısında politika faizini 500 baz puan arttırmasına rağmen, katılıcıların beklentileri yüzde 36’lık yıl sonu TÜFE tahminine halen yakınlaşmamış. 

Yine aynı anket verilerine göre; 12 ay sonrası TÜFE beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 36,7 iken, nisan ayında yüzde 35,17’ye çok sınırlı gerilemiş durumda. 24 ay sonrası TÜFE beklentisi mart ayı anket döneminde yüzde 22,67 iken nisan ayında ise yüzde 22,05. 

Enflasyon beklentilerindeki bozulma, enflasyonun gelir dağılımında ortaya çıkardığı adaletsizlikleri daha önce de yazdım. Ama hafta sonundaki restoran boykotu enflasyonla başımızın ne kadar dertte olduğunun göstergelerinden biri. TCMB’nin enflasyonla mücadelede etkinliğini ortaya koyması beklenir ancak faiz kararı hizmet enflasyonuyla ilgili nasıl bir çözüm üretecek? Politika faizindeki artışın işletmelerin kredi ve finansman maliyetlerini yükselterek yeniden fiyat artışlarını besleme olasılığı yüksek. Bu durumu bertaraf edecek “yol”, maalesef emek maliyetini minimize etmekten, yani ücretlerin baskılanması, ardından işsizlik ve yoksulluktan geçecek gibi görünüyor.

Prof. Dr. Binhan Elif YILMAZ-T24

Okumaya devam et

GÜNCEL

Lokanta ve kafelerde beklenen KDV artışı geldi

Yayınlanma:

|

Yazan:

Resmi Gazete’de yayımlanan tebliğe göre; Hazine ve Maliye Bakanlığı’na bağlı Gelir İdaresi Başkanlığı, lokanta, kafe gibi yiyecek ve içecek satışı yapılan işletmelerde uygulanan KDV oranlarında düzenlemeye gitti.

Yapılacak değişikliğe göre; Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 Tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliği’nde yer alan, ‘yüzde 8’ ibareleri ‘yüzde 10’, ‘yüzde 18’ ibareleri ise ‘yüzde 20’ olarak düzenlenecek.

Düzenlemeyle birlikte kafe, lokanta, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları ve dışarıdan temin edilen ürünler için KDV oranı yüzde 10 olarak hesaplanacak. Aynı zamanda, internet üzerinden, telefonla ya da gel- al gibi yöntemlerle yapılan satışlarda da aynı KDV oranı uygulanacak.

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Halkbank’tan HUBrica ile girişimcilere destek

Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan: “Gelişen ve değişen finansal teknolojilerin ülkemizdeki öncü bankası olarak, ‘Fikirler HUBrica’da büyür’ mottosuyla duyurduğumuz Hızlandırma Programıyla fintek ekosisteminin gelişmesine katkı sunacağız” dedi

Yayınlanma:

|

Yazan:

Halkbank, Yıldız Teknik Üniversitesi bünyesinde girişimcilik programları düzenleyen ‘YTU Startup House’ ile birlikte HUBrica Hızlandırma Programı’nı hayata geçirdi.

Bankadan yapılan açıklamaya göre programın açılış toplantısı, bugün İstanbul Finans Merkezi’nde yer alan Halk Ofis Kuleleri’nde gerçekleştirildi.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan, YTU Startup House ile yapılan işbirliği neticesinde girişimcilik ekosisteminde yeni bir hikaye yazmaya başlamaktan büyük mutluluk duyduklarını belirterek, özellikle son yıllarda dünyada finansal teknolojilerin büyük bir gelişme gösterdiğini ve finans sektöründeki rolünün çok daha belirleyici hale geldiğini aktardı.

Finans sektöründe teknolojinin rolünün hiç olmadığı kadar belirleyici bir hale geldiğini kaydeden Arslan, ‘Girişimcilik ruhu ve teknolojiye olan bu büyük ilgi, finans sektöründe çığır açacak ortamlar ve fırsatlar oluşturuyor. Gelişen ve değişen finansal teknolojilerin ülkemizdeki öncü bankası olarak, ‘Fikirler HUBrica’da büyür’ mottosuyla duyurduğumuz Hızlandırma Programıyla fintek ekosisteminin gelişmesine katkı sunacağız. Bu program, aynı zamanda bankamızın girişimcilik ekosisteminin gelişimine katkı sağlamaya, yenilikçi fikirleri desteklemeye ve finans sektöründeki dönüşümü hızlandırmaya yönelik taahhüdünün en güçlü göstergesidir.’ ifadelerini kullandı.

Bankanın köklü birikimi ve güçlü finansal yapısıyla üretim, yatırım, ihracat ve istihdamın artışına katkıda bulunan tüm girişimcilerin başarı yolculuklarında yanlarında olduğuna dikkati çeken Arslan, özellikle kadınların ve gençlerin yenilikçi ruhundan aldıkları ilhamla çalışmalarına devam edeceklerini belirtti.

Arslan, programda yer almaya hak kazanan 11 girişimi tebrik ettiğini aktararak, ‘Programın hayallerinizi gerçekleştirmenize ve başarıya ulaşmanıza yardımcı olacağına inanıyorum. HUBrica’nın sunduğu destek ve kaynaklarla, büyüme ve başarı yolculuğunuzda sizlerin yanında olacağız.’ açıklamasını yaptı.

– Üst düzey network imkanı

Geniş kapsamlı bir değerlendirme sürecinden sonra programa kabul edilen girişimciler için online eğitim programları tasarlandı. 6 ay sürecek program boyunca uzman eğitmenler ve mentörler tarafından desteklenecek olan girişimciler, eğitim sonunda ürünlerini farklı pazarlarda ve platformlarda müşterilerle buluşturma imkanına sahip olacak.

Programa dahil olan girişimciler, banka yöneticileriyle bir araya gelerek üst düzey network kurma, kitle fonlama ve yatırımcı buluşmaları yoluyla yatırım alma imkanına kavuşacak.

Programı başarıyla tamamlayarak mezun olan girişimler için Eylül 2024’te Demo Day etkinliği düzenlenecek.

Programdan mezun olmaya hak kazanan girişimler, bu organizasyonda, girişimcilik ekosisteminin önemli temsilcileri karşısında proje sunumlarını gerçekleştirecek ve yatırım alma fırsatı elde edecek.

Okumaya devam et

KATEGORİ

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

KRIPTO PARA PİYASASI

BORSA

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.paravitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.