Connect with us

BANKA HABERLERİ

IMF’nin ‘SDR Tahsisi’ nedir? Faiz Oranı ve maliyetler nedir?

Türkiye’nin IMF’den kullandığı 6,3 milyar USD’lik SDR Kredisi bu haftanın ana tartışma konusu oldu. SDR de nereden çıktı? Alına para kredi mi? Faizli bir kredi mi? Hibe mi? tartışmalarını da birlikte getirdi. IMF kaynaklarına göre SDR tahsisini ele aldık …

Yayınlanma:

|

SDR nedir?

  • Özel Çekme Hakkı (SDR), IMF tarafından 1969 yılında üye ülkelerin diğer rezerv varlıklarını desteklemek için oluşturulan faiz getiren bir uluslararası rezerv varlığıdır.
  • SDR, ABD doları, Japon yeni, euro, sterlin ve Çin Renminbi’sinden oluşan bir uluslararası para birimi sepetine dayanmaktadır. Bu bir para birimi veya IMF üzerinde bir hak iddiası değildir, ancak potansiyel olarak IMF üyelerinin serbestçe kullanılabilen para birimleri üzerinde bir hak talebidir. SDR değeri SDR sepetinin ve SDR sepetinde yer alan para birimleri arasında günlük piyasa döviz fiyatlarına dahil para birimlerinin sabit kur miktarları esas alınarak IMF tarafından günlük ayarlanır.
  • SDR’ler yalnızca SDR Departmanına katılmayı seçen IMF üyelerine tahsis edilir. Şu anda IMF’nin tüm üyeleri SDR Departmanında yer almaktadır.
  • SDR’ler üye ülkeler, IMF ve “reçeteli hamiller” (aşağıya bakınız) olarak adlandırılan belirli resmi kuruluşlar tarafından tutulabilir ve kullanılabilir – ancak örneğin özel kuruluşlar veya bireyler tarafından tutulamaz. Rezerv varlık statüsü, üyelerin SDR’leri tutma ve takas etme ve SDR’lerin Fon tarafından belirlenen değerini kabul etme taahhütlerinden kaynaklanmaktadır. SDR aynı zamanda IMF ve diğer bazı uluslararası kuruluşların hesap birimi olarak da hizmet eder ve mali yükümlülükler SDR cinsinden de olabilir.
  • Yalnızca SDR Departmanında yer almayan üyeler, üye olmayanlar ve resmi kuruluşlar, Sözleşme Maddeleri uyarınca SDR sahipleri olarak tanımlanabilir. Halihazırda 15 reçete sahibi bulunmaktadır: dört merkez bankası (Avrupa Merkez Bankası, Orta Afrika Devletleri Bankası, Batı Afrika Devletleri Merkez Bankası ve Doğu Karayipler Merkez Bankası); üç hükümetler arası para kurumu (Uluslararası Ödemeler Bankası, Latin Amerika Rezerv Fonu ve Arap Para Fonu); ve sekiz kalkınma kurumu (Afrika Kalkınma Bankası, Afrika Kalkınma Fonu, Asya Kalkınma Bankası, Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankası ve Uluslararası Kalkınma Birliği, İslam Kalkınma Bankası, İskandinav Yatırım Bankası ve Uluslararası Tarımsal Kalkınma Fonu).

Genel SDR tahsisi nedir?

  • SDR tahsisi, Fon üyesi ülkelerin döviz rezervlerini tamamlamanın bir yoludur ve üyelerin rezerv oluşturmak için daha pahalı iç veya dış borçlara olan bağımlılıklarını azaltmalarına olanak tanır.
  • IMF, Anlaşma Maddeleri uyarınca, SDR Departmanındaki katılımcılara (şu anda IMF’nin tüm üyelerine) IMF’deki kotaları oranında SDR’lerin “genel tahsisleri” yoluyla koşulsuz likidite yaratma yetkisine sahiptir .
  • IMF’nin Makaleleri, bu tür tahsislerin yapılabileceği koşulları, yani SDR’lerin genel tahsislerinin, IMF’nin amaçlarına ulaşılmasını teşvik edecek ve ekonomik durgunluğu önleyecek ve mevcut rezerv varlıklarını tamamlamaya yönelik uzun vadeli bir küresel ihtiyacı karşılaması gerektiğini belirtir. deflasyon, aşırı talep ve enflasyon; ve bu tahsislerin SDR Departmanı katılımcılarının geniş desteğine sahip olması gerektiğini.

2021 genel SDR tahsisinin amacı ve faydaları nelerdir?

  • Genel bir SDR tahsisinin doğrudan bir faydası ve aslında Fon’un Anlaşma Maddeleri uyarınca böyle bir tahsisin amacı, uzun vadeli bir küresel ihtiyacın karşılanmasına yardımcı olmak için mevcut rezerv varlıklarını desteklemektir. Bu, tamponları güçlendirir ve uluslararası ekonomik direnci güçlendirir. SDR tahsisi, hassas ülkelerin istikrara kavuşturulmasına yardımcı olarak, ekonomik ve sosyal kırılganlık risklerini azaltmaya, yayılmaları en aza indirmeye ve uluslararası para sisteminin istikrarını artırmaya yardımcı olabilir.
  • 23 Ağustos 2021’de uygulanan 456.5 milyar SDR’lik (yaklaşık 650 milyar ABD Dolarına eşdeğer) genel tahsisat, uzun vadeli küresel rezerv ihtiyacını ele alıyor, güven inşa ediyor ve sürdürülebilir ve esnek bir küresel toparlanmayı destekliyor. Tüm üye devletlere fayda sağlar ve COVID-19 krizinin etkisiyle başa çıkmakta zorlanan gelişmekte olan pazarlara ve düşük gelirli ülkelere yardımcı olur. Bugüne kadarki açık ara en büyük olan bu genel tahsis, COVID-19 pandemisine uluslararası işbirliğine dayalı yanıtın başlıca örneğidir.

Şimdiye kadar kaç SDR tahsis edildi?

  • Fon, dört genel tahsis ve bir kerelik özel tahsis dahil olmak üzere toplam 660,7 milyar SDR (yaklaşık 935,7 milyar ABD Dolarına eşdeğer) tahsis etti. özellikle:
  • 1970-72’de yıllık taksitler halinde 9,3 milyar SDR tahsis edildi.
  • 1979-81 yıllarında yıllık taksitler halinde 12.1 milyar SDR tahsis edildi.
  • 28 Ağustos 2009’da 161,2 milyar SDR tahsis edildi.
  • 9 Eylül 2009’da, 1981’den sonra IMF’ye katılan üyelerin hiçbir zaman tahsis almamış olmalarını (Dördüncü Değişiklik özel tahsisi) düzeltmek için, bir kerelik 21,5 milyar SDR’lik özel bir tahsis yürürlüğe girdi. .
  • 456,5 milyar SDR (yaklaşık 650 milyar ABD Dolarına eşdeğer) 23 Ağustos 2021’de bugüne kadarki en büyük tahsisat olarak tahsis edildi.
  • Ayrıca, Fon’a yeni katılan üyeler, SDR Departmanına katılmaları halinde SDR tahsisi alırlar.

Dördüncü Değişiklik Özel SDR tahsisi nasıl ortaya çıktı?

  • Üyelerin, önceki SDR tahsislerinden sonra katılsalar bile, SDR sistemine adil bir şekilde katılmalarına izin vermek için, IMF’nin Anlaşma Maddelerinin Dördüncü Değişikliği olarak bilinen şey kapsamında 1997 yılında 21,5 milyar SDR’lik bir defaya mahsus özel bir tahsis önerilmiştir.
  • Dördüncü Değişiklik, üyelerin kotaya göre kümülatif SDR tahsislerinin oranlarını, değişiklikte açıklandığı gibi ortak bir kıyaslama oranına yükseltmek için özel bir SDR tahsisi sağlamıştır.
  • Dördüncü Değişiklik, 10 Ağustos 2009’da Fon, IMF üyeliğinin en az beşte üçünün (112 üye) toplam oy gücünün yüzde 85’ini kabul ettiğini onaylayınca tüm üyeler için yürürlüğe girdi. 5 Ağustos 2009’da Amerika Birleşik Devletleri, Değişikliği desteklemek için 133 diğer üyeye katıldı. 21,5 milyar SDR’lik özel tahsis, 9 Eylül 2009’da yürürlük tarihinden otuz gün sonra uygulandı.

Her üye ülkeye ne kadar genel bir tahsisat dağıtılmaktadır?

SDR’lerin genel tahsisleri, IMF üyeliğine, IMF kota payları oranında dağıtılır . Bu temelde, yükselen piyasaların ve gelişmekte olan ekonomilerin payı yaklaşık yüzde 42,2’dir (yaklaşık 275 milyar ABD doları), bunun yüzde 3,2’si (yaklaşık 21 milyar ABD doları) düşük gelirli ülkelere aittir.

Tahsis edildikten sonra SDR’lere ne olur? Ne için kullanılabilirler?

  • IMF’nin SDR Departmanı, üyelere SDR tahsislerinin ve üyeler ve belirlenmiş sahipler tarafından SDR’lerin sahiplerine ilişkin kayıtlar tutar; SDR Departmanı aynı zamanda SDR’leri içeren tüm işlem ve işlemlerin yürütüldüğü kanaldır.
  • Üyeler, tahsis edildikten sonra SDR’lerini döviz rezervlerinin bir parçası olarak tutabilir veya SDR tahsislerinin bir kısmını veya tamamını satabilir veya kullanabilir. Üyeler, SDR’leri kendi aralarında ve öngörülen sahiplerle serbestçe kullanılabilen para birimleriyle değiştirebilir; bu tür bir değişim, gönüllü bir düzenleme veya SDR piyasası için nihai bir dayanak noktası görevi gören, yeterince güçlü dış pozisyonlara sahip üyeler üzerinde zorunlu bir atama planı kapsamında gerçekleştirilebilir. 1987’den bu yana, SDR piyasası, atama planını etkinleştirmeye gerek kalmadan gönüllü düzenlemeler yoluyla işlemektedir.
  • IMF üyeleri ayrıca SDR’leri kendi aralarındaki diğer yetkili işlemlerde (örneğin krediler, borçların ödenmesi, rehinler) ve kredi faizlerinin ödenmesi ve kredilerin geri ödenmesi veya kota ödemesi gibi IMF’nin dahil olduğu işlem ve işlemlerde de kullanabilirler. artışlar.

 Ülkeler tarafından SDR tahsisinin kullanımını nasıl takip edecek ve şeffaflığı artıracaksınız?

  • SDR’lerin koşulsuz rezerv varlık niteliğini korurken, SDR’lerin raporlanması ve kullanımında artırılmış şeffaflık ve hesap verebilirlik önemlidir ve Fon halihazırda SDR hakkında bir dizi bilgi yayınlamaktadır. Katılımcıların SDR tahsisleri ve varlıkları ile ilgili bilgiler, Fonun yıllık ve üç aylık mali raporlarında sunulmaktadır .
  • Bu yayınlanan raporlar ayrıca işlem türüne göre SDR varlıklarındaki değişikliklere ilişkin toplu bilgileri içerir. Ayrıca, IMF Finance web sayfaları , katılımcıların SDR tahsisleri ve varlıkları hakkında aylık bilgiler yayınlar. Periyodik IMF Finansal İşlemler yayını ayrıca gönüllü SDR ticaret piyasasının işleyişi hakkında kapsamlı bilgi sağlar ve işletim yöntemleri, kapasite, bölgeye göre ticaret ve toplam işlem hacimleri hakkında ayrıntıları içerir.
  • Şeffaflığı daha da artırmak için personel, bireysel üyelerin SDR varlıklarındaki değişiklikleri iki geniş toplu kategoriye göre yayınlayarak mevcut üç aylık mali raporlarını geliştirecektir: (i) IMF operasyonlarıyla ilgili olanlar; ve (ii) SDR ticareti ve diğer kullanımlar. Personel ayrıca, SDR Ticaret İşlemlerine ilişkin Yıllık Güncellemeyi yayınlamaya başlamayı önermektedir. Bu güncellemeler, Gönüllü Alım Satım Düzenlemelerinin (VTA’lar) kullanımı ve SDR tahsisinden sonraki satışlarla ilgili deneyim ve alım satım aralıkları gibi toplu VTA alım satım bilgileri gibi SDR borsalarındaki eğilimler hakkında ek analiz sağlar.
  • Ayrıca IMF personeli, Personel için bir Kılavuz Notu hazırlamıştır.IMF ülke ekiplerinin makroekonomik sürdürülebilirlik ile uyumlu politika tavsiyeleri geliştirmelerine yardımcı olmak ve ülkelerin gerekli makroekonomik düzenlemeleri ve reformları ertelememelerini sağlamak. SDR, koşulsuz bir rezerv varlığıdır; bu, SDR’lerin nasıl kullanılacağına ilişkin kararın her üye ülkeye ait olduğu anlamına gelir. Bu ilkelere uygun olarak, Kılavuz Not, muhasebe ve istatistiksel işlem, rezerv yönetimi ve borç sürdürülebilirliği dahil olmak üzere, tahsisin ülke düzeyinde makroekonomik sonuçlarını değerlendirmek için tutarlı bir çerçeve sunmaktadır. Şeffaflıkla ilgili bir bölüm, yönetişim ve politikalara ilişkin Fon tarafından onaylanan en iyi uygulama çerçevelerinin SDR tahsisinin kullanımında şeffaflığı nasıl destekleyebileceğini vurgulamaktadır. Mali yönetişim , kamu mali yönetimi ve borç sürdürülebilirliği.
  • IMF personeli ayrıca tahsisten iki yıl sonra, tahsisi COVID-19 salgını sonrasındaki geniş makroekonomik bağlam ve politika önceliklerine göre gözden geçirmek için SDR’lerin kullanımına ilişkin bir nihai rapor hazırlayacaktır.

Mevcut SDR’ler ‘geri dönüştürülebilir’ veya başka amaçlara yönlendirilebilir mi? Üye ülkelerin, savunmasız ülkelere yardım etmek için tahsis ettikleri SDR’lerin bir kısmını gönüllü olarak kanalize etme seçenekleri nelerdir?

  • IMF İcra Kurulu’nun SDR’lerin kullanımına izin veren mevcut kararları uyarınca, SDR Departmanı katılımcıları ve öngörülen SDR sahiplerinin SDR’leri hem spot hem de vadeli olarak alıp satmalarına izin verilmektedir; SDR’leri ödünç almak, ödünç vermek veya rehin vermek; takaslarda SDR’leri kullanın; veya bağışlarda SDR’leri kullanın veya alın.
  • Güçlü dış pozisyonlara sahip SDR Departmanı katılımcıları, tarihsel olarak SDR varlıklarının bir kısmını ihtiyacı olan ülkelere yardım etmek için kullanmışlardır. Örneğin, mevcut kriz sırasında, birçok ülke, IMF’nin Yoksulluğu Azaltma ve Büyüme Vakfı’nın (PRGT) kredi kaynaklarını artırarak IMF’nin ayrıcalıklı finansmanını genişletmek için SDR varlıklarının bir kısmını kullandı. PRGT’nin geçen baharda başlatılan hızlı kredi seferberliği turunun bir parçası olarak bugüne kadar seferber edilen toplam yeni PRGT kredi kaynakları, yaklaşık 24 milyar $’dır ve bunun üçte ikisi veya yaklaşık 15 milyar $’ı mevcut SDR’lerin kullanımından kaynaklanmaktadır. Yoksulluğu Azaltma ve Büyüme Vakfı (PRGT) aracılığıyla sağlanan ayrıcalıklı destek şu anda faizsizdir.
  • Ayrıca, salgından kurtulmalarına yardımcı olmak için daha yoksul ve daha savunmasız ülkeleri desteklemek için güçlü dış pozisyonlara sahip üyelerden gönüllü olarak SDR’leri kanalize etmek için başka seçenekler de araştırıyoruz. Üyeliğin önceliklerine bağlı olarak, orta vadede dayanıklı ve sürdürülebilir büyüme için bu krizden daha yeşil toparlanmalar da dahil olmak üzere yapısal dönüşümleri kolaylaştırmak için yeni bir Dayanıklılık ve Sürdürülebilirlik Vakfı düşünülebilir. Diğer bir olasılık, SDR’leri çok taraflı kalkınma bankaları tarafından verilen kredileri desteklemek için kanalize etmek olabilir.

SDR tahsisatı IMF’den bir kredi midir?

Özel Çekme Hakkı (SDR) tahsisi, IMF’den alınan bir kredi değildir. IMF, SDR’leri tahsis ettiğinde, SDR Departmanındaki katılımcılar, faiz getiren bir rezerv varlığı (SDR tutma) ve SDR Departmanına karşılık gelen uzun vadeli bir borç (SDR tahsisi) ile temsil edilen koşulsuz likidite alırlar.

Genel bir SDR tahsisine dahil olan herhangi bir maliyet var mı? SDR’leri tutmanın başka bir maliyeti var mı?

  • Bir SDR tahsisi ‘maliyetsizdir’. Bir SDR tahsisi iki unsuru içerir: SDR Departmanı katılımcılarının (şu anda tüm Fon üyeleri) SDR’lerin (yükümlülüklerin) tahsisinde bir artış ve SDR’lerin (varlıkların) elindeki artışla eşleşen bir artış. SDR Departmanı, her üyeye SDR varlıkları için faiz öder ve her üyenin SDR tahsisleri üzerinden aynı oranda SDR faiz oranı ) ücret alır . Bu nedenle, SDR tahsisi tüm üyeler için ‘maliyetsizdir’, çünkü ülkeler SDR tahsislerini kullanmazlarsa, masraflar ve faiz sıfıra düşer. Katılımcılar, SDR Departmanının operasyonel maliyetlerini karşılamak için çok küçük bir yıllık vergiye tabidir (son zamanlarda, her katılımcının kümülatif tahsisi üzerinden alınan yüzde birin yaklaşık binde biri).
  • SDR’lerin kullanımı ‘ücretsiz’ değildir. SDR’lerin kullanımı, bir ülke kümülatif SDR tahsisine kıyasla SDR varlıklarını azalttığında ortaya çıkar. SDR’lerini para birimine çeviren ülkeler, kümülatif SDR tahsisleri ile SDR varlıkları arasındaki fark üzerinden net ücrete tabi olacaktır. SDR faiz oranı (20 Ağustos itibarıyla), 0.05 civarındadır. Gönüllü bir işlem kapsamında veya atama yoluyla SDR’leri alan üyeler, bir rezerv varlığını bir başkasıyla etkin bir şekilde değiştirerek döviz sağlamalıdır.

SDR piyasası nasıl çalışır?

  • Otuz yılı aşkın bir süredir, SDR piyasası tamamen gönüllülük esasına göre işlemektedir.
  • Çeşitli Fon üyeleri ve bir SDR sahibi, gönüllü olarak SDR’leri alıp satmaya hazır olmayı kabul etti.
  • Fon, SDR’leri satmak veya satın almak isteyen üyeler ile bu karşı taraflar arasında SDR’lerde etkin bir piyasa oluşturan gönüllü düzenlemelere yönelik işlemleri kolaylaştırır. SDR departmanındaki katılımcılar, Fonun rehberliğinde kendi aralarında veya belirlenmiş hak sahipleri ile ikili işlemlere de girebilirler.
  • Yeterli sayıda gönüllü SDR alıcısı olmaması durumunda, IMF, SDR’ler karşılığında serbestçe kullanılabilir para birimi sağlamak için güçlü ödemeler dengesi pozisyonlarına sahip üyeler belirleyebilir. Bu sözde “belirleme mekanizması”, bir katılımcının ödemeler dengesi, rezerv pozisyonu veya rezervlerindeki gelişmeler nedeniyle böyle bir para birimine ihtiyacı varsa, eşdeğer miktarda para birimini kolayca elde etmek için SDR’lerini kullanabilmesini sağlar. Atama mekanizması 1987’den beri etkinleştirilmemiştir.

SDR faiz oranı nedir ve nasıl belirlenir?

SDR faiz oranı, her Cuma günü haftalık olarak belirlenir ve beş SDR sepet para biriminin (yani ABD doları, Japon yeni, euro ve pound) para piyasalarındaki 3 aylık borç üzerindeki temsili faiz oranlarının ağırlıklı ortalamasına dayanır.

Mevcut SDR değerleme sepetinin son SDR uzantısı, yeni SDR tahsisi ile nasıl ilişkilidir?

SDR sepetinin beş yılda bir (5 yılda bir) gözden geçirilmesi ve olası bir SDR tahsisine ilişkin tartışmalar, birbirleri üzerinde önemli bir etkisi olmayan iki ayrı süreçtir. Mevcut SDR değerleme sepetinin genişletilmesi, Fonun COVID-19 krizi sırasında çalışmaya öncelik vermek için süregelen çabalarına katkıda bulunur ve ayrıca bazı büyük pazarlarla örtüşmeyen 1 Ağustos 2022’de yeni bir sepetin daha uygun bir yürürlüğe girme tarihine izin verir. kapatılıyor.

Kaynak : IMF

BANKA HABERLERİ

TEB’in ilk çeyrekte net kârı 3 milyar 5 milyon TL oldu

Türk Ekonomi Bankası (TEB) 2024 yılı birinci çeyrek finansal sonuçlarını açıkladı. 31 Mart 2024 itibarıyla TEB’in aktif toplamı 454 milyar TL olurken, net kârı 3 milyar 5 milyon TL olarak gerçekleşti. TEB’in ekonomiye ve müşterilerine sağladığı desteğin en önemli göstergesi olan kredileri toplam aktiflerinin yüzde 54,7’sini oluşturdu.

Yayınlanma:

|

Yazan:

Her dönem olduğu gibi risk yönetimine ve aktif kalitesine öncelik veren TEB’in toplam kredileri yılın birinci çeyreğinde 248,2 milyar TL seviyesinde gerçekleşirken, aynı dönemde toplam mevduatı ise 311,7 milyar TL oldu. 2024 yılında güçlü sermaye yapısıyla birlikte istikrarlı büyümeyi sağlayan ve karlılığını sürdürülebilir bir şekilde devam ettiren TEB’in özkaynakları 36,7 milyar TL olurken, sermaye yeterlilik rasyosu hedef rasyo olan yüzde 12’nin çok üstünde, yüzde 17,67 oranında gerçekleşti.

TEB ülkemizin sürdürülebilir büyümesine katkıda bulurken; “iyi ve örnek banka” anlayışıyla ekonomi, çevre ve toplum için pozitif etki yaratan çalışmalar yapmaya devam ediyor. Sürdürülebilirlik konusunda toplumsal farkındalığı artırmayı amaçlayan TEB, 2024 yılının ilk çeyreğinde, daha iyi bir gelecek için hayata geçirdiği projeleri ve bu alanda somut olarak attığı adımları anlattığı yeni bir reklam kampanyası başlattı. “TEB Etkisi, Bugün İyi Yarın Daha İyi” kampanyasıyla TEB, bugün iyiye verilen desteğin hepimizin geleceğini pozitif yönde etkilediğini vurgularken, daha iyi bir gelecek için TEB Etkisi’ne dikkat çekti. Paydaşlarıyla birlikte toplumu daha iyi bir geleceğe taşımak için çalışan banka, sürdürülebilirlik konusunda toplumsal farkındalığı artırmaya yönelik çalışmalarına aralıksız devam ediyor.

TEB, “en çok tavsiye edilen banka olma” hedefiyle müşteri deneyimini iyileştirmeye yönelik çalışmalarını sürdürdü. Yılın ilk çeyreğinde 62 bin müşterisini dinleyen ve müşteri memnuniyetini tüm kanallarda düzenli olarak ölçen TEB, geri bildirimler doğrultusunda daha iyi müşteri deneyimi sağlamak amacıyla sektörde fark yaratan çözümler sundu. TEB, tüm müşterilerinin Şubelerinde, Çağrı Merkezi’nde, CEPTETEB Mobil Bankacılık ve İnternet Şubesi’nde yaşadığı müşteri deneyimini daha da geliştirmek için çalışmayı sürdürüyor.

Taşıt kredisi ile gerçek ve tüzel müşterilerinin taşıt alımı için finansman ihtiyaçlarını karşılayan TEB, banka bünyesine dahil ettiği TEB Finansman A.Ş. ile taşıt kredisi piyasasındaki yerini daha da güçlendirdi. Banka, 2024 yılının ilk çeyreğinde TEB Oto Finans online taşıt kredisi başvuru formu ile müşterilerine teb.com.tr üzerinden sadece üç adımda taşıt kredisi ön başvurusu yapma imkanı sundu. Bu sayede kullanıcılar, satın almak istedikleri araç marka modeli ve yetkili satıcı seçimlerini yapıp; kredi tutarı, vade bilgisi ve sınırlı kişisel bilgi ile ön başvuruda bulunduktan sonra seçtikleri yetkili satıcıya giderek başvurularını tamamlayabiliyor.

TEB, CEPTETEB Mobil Uygulaması ve İnternet Şubesi ile müşterilerinin günlük bankacılık ihtiyaçlarını 7/24 kesintisiz olarak karşılamayı sürdürüyor. Yılın ilk çeyreğinde “Kasko Poliçesi teklifi alarak poliçe oluşturma” ve “Kolay Adres ile telefon rehberinden seçilen kişilere hesap/IBAN bilgisi girmeden para gönderme” gibi finansal ihtiyaçlara yönelik hızlı, kolay ve yeni özellikler CEPTETEB Mobil’de devreye alındı.

Ticari müşterilerine en iyi dijital bankacılık deneyimini sunmak amacıyla CEPTETEB İŞTE’yi geliştirmeye devam eden TEB, zenginleştirilmiş menü seçeneklerini kullanıma açtı. Bu kapsamda yılın ilk çeyreğinde çiftçilerin ihtiyaçlarına yönelik tasarlanan Harman Kart ile kredi kullanım ve detaylı kredi gözlem menüleri devreye alındı. CEPTETEB İŞTE üzerinden yapılan para transfer limitlerinin gözlemlenmesi, tüm dijital ekstrelere tek ekrandan erişim ve ekstre tercih değişikliği gibi yenilikler kullanıma sunuldu.

TEB, Kurumsal İnternet Bankacılığı kullanan müşterilerinin de dijital bankacılık kullanım deneyimini iyileştirmek ve yeni hizmetlerle içeriğini geliştirmek amacıyla CEPTETEB İŞTE Yeni Kurumsal İnternet Bankacılığı Projesi’ni başlattı. Bu kapsamda tamamlanan çalışmalar arasında yer alan “Hesaplar” ve “Kredi Kartları” menüleri müşterilerin kullanımına sunuldu.

TEB, Kadın Bankacılığı ile sürdürülebilir ekonomik büyüme için kadın işletme sahiplerinin ve girişimcilerin iş dünyasındaki varlığını güçlendirmeye, ekonomiye daha fazla dahil olmalarına katkıda bulunmaya devam etti. TEB, kadın iş sahiplerinin kullanımına sunulan TurWIB II Kredisi ile anlaşma kapsamında deprem bölgesindeki kadın iş sahipleri öncelikli olmak üzere kredi kullandırmayı sürdürdü. Kadın iş sahiplerinden oluşan kredi hacmi yılın ilk üç ayında geçen yıla göre yüzde 20 oranında artarak 7,5 milyar TL seviyesine ulaştı.

TEB, ülkemizin büyüme hedefini yakalamasına ve toplumun sürdürülebilir kalkınmasına katkıda bulunmak amacıyla finansal okuryazarlığa odaklanan çalışmalarına devam ediyor. TEB Aile Akademisi kapsamında sunulan eğitimlerle hak ve yükümlüklerini bilen, finansal, çevresel ve hukuksal olarak bilinçli tüketici olması hedeflenen bireyler yetiştirilmesi destekleniyor. Yılın ilk çeyreğinde dört farklı sektörde yaklaşık 10 kurumun 3 bine yakın çalışanına finansal okuryazarlık eğitimleri sunulurken, “Çevre Hukuku Okuryazarlığı” ve UNICEF iş birliğiyle hazırlanan “İklim Okuryazarlığı” eğitimleri de verilmeye başlandı.

Girişimcileri destekleme ve girişimcilik ekosistemini güçlendirme çalışmaları kapsamında TEB, Girişim Bankacılığı ile yeni adımlar atmayı sürdürdü. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Milli Teknoloji Genel Müdürlüğü’nün erken aşamasını başarıyla tamamlayan ve hızlı büyüme potansiyeli taşıyan teknoloji girişimlerinin daha hızlı ölçeklenmesine ve küresel pazarlara açılmasına destek olmak amacıyla hayata geçirdiği Turcorn 100 Programı kapsamında aday 15 firma açıklandı. Programın ilk ve tek banka partneri olan TEB, Turcorn adayı girişimcilere Girişim Bankacılığı hizmetleriyle destek vermeye başladı.

BNP Paribas’ın küresel ağının bir parçası olarak, güçlü muhabir bankacılık ağı ile ithalatçılara uygun vade ve avantajlı maliyetlerle gerek hammadde gerekse makine yatırımlarına finansman imkânları sağlayan TEB, ihracatçı firmaların yanında yer almaya devam etti. İhracatçı firmalara sağlanan TCMB kaynaklı kredilere erişimin devam ettiği yılın ilk üç ayında kredi kullandırımı 1,7 milyar Türk Lirası’na ulaştı.

TEB’e yılın ilk çeyreğinde ödül

TEB Özel Bankacılık, World Finance Bankacılık Ödülleri kapsamında “Türkiye’deki En İyi Özel Bankacılık” ödülünü aldı. Altı yıldır bu ödüle layık görülen TEB Özel Bankacılık sektör liderliğini tescillerken, başarılı ve istikrarlı performansını uluslararası alanda da kanıtlamış oldu.

TEB Müşteri Etkileşim Merkezi ve Şube Dışı Satış Kanalı, 2024 yılının ilk çeyreğinde 6. CX Awards tarafından “En İyi Teknoloji-Teknolojide İnovasyon” ödülüne layık görüldü.

TEB’in uçtan uca otomasyon ile müşterilerine zaman kazandırdığı ve finansmana erişim kolaylığı sağladığı e-Fatura Kredisi, Stevie Awards tarafından “İşletmeler İçin Ürün İnovasyonu” kategorisinde altın ödül alırken, Global Business Excellence Awards  (Küresel İş Mükemmelliği Ödülleri) kapsamında “En İyi İnovasyon” kategorisinin kazananı oldu.

31 Mart 2024 Tarihli Finansal Sonuçlara İlişkin Seçilmiş Göstergeler:

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Akbank, geliştirdiği “büyük dil modeli” ile geleceğin bankacılık dilinden konuşuyor

Yayınlanma:

|

Yazan:

Akbank, bankacılık alanındaki tecrübesini yapay zeka teknolojileri alanındaki gücü ile bir araya getirerek, bankacılık ürün ve süreçleri üzerine uzmanlaşmış kendi ‘büyük dil modeli’ni geliştirdi.

Bankadan yapılan açıklamaya göre Akbank teknoloji mühendisleri tarafından geliştirilen yeni ‘büyük dil modeli’, bankacılık uzmanlığı gerektiren konuları etkin bir şekilde anlayarak daha verimli ve hızlı sonuç üreten bir yapay zeka (GenAI) altyapısına olanak sunuyor.

Akbank, yürüttüğü yapay zeka çalışmalarının yanı sıra üretken yapay zeka çözümlerini de bir süredir odağına almıştı. Bu kapsamda Akbank, bankacılık alanındaki tecrübesini yapay zeka teknolojileri alanındaki gücü ile bir araya getirerek, bankacılık ürün ve süreçleri üzerine uzmanlaşmış kendi ‘büyük dil modeli’ni geliştirdi.

Model, açık kaynaklı birçok model üzerinde yürütülen araştırma çalışmalarının sonucunda seçilen, Türkçe ve İngilizceyle birlikte sekiz dilde iletişim imkânı sunan Mixtral modelini temel aldı.

56 milyar token ve bankacılık özelinde 100 bin örnek dokümanla eğitilen bu yeni model, bankacılık uzmanlığı gerektiren konuları etkin bir şekilde anlayarak daha verimli ve hızlı sonuç üreten bir yapay zeka altyapısına olanak sunuyor.

– Bankacılık hizmetleri üretken yapay zeka ile yeniden şekilleniyor

Geliştirilen modelin ilk uygulama alanı resmi kurumlar, iş ortakları ya da müşterilerden yazışma yoluyla gelen binlerce talimat ve talebin otomasyon dahilinde okunması, anlamlandırılması ve işlemlerin otomatik olarak gerçekleştirilmesi olarak belirlendi.

Böylece müşteriler tarafından şubelere gelen para transferi talimatları gibi detaylı işlemlerin daha hızlı ve verimli bir şekilde gerçekleştirilmesi ile müşteri deneyimi en üst seviyeye çıkartılıyor.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Akbank Teknoloji Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Gökçay, Akbank olarak bankacılığın geleceğini tanımlama vizyonuyla inovasyon çalışmalarının sınırlarını genişletmeye devam ettiklerini belirtti.

Gökçay, hızla değişen teknoloji ortamında yapay zeka, bulut tabanlı uygulama modernizasyonu, servis bankacılığı teknolojileri gibi alanlarda çalışmalarını titizlikle sürdürdüklerinin altını çizerek, ‘Teknoloji, bankacılığın geleceğinde kritik bir rol üstleniyor ve bu rol hem hizmetleri hem de müşteri deneyimini kökten değiştirecek güçte. Biz de önemli yatırım alanlarımızdan biri olan yapay zeka teknolojilerini, pek çok yeni bankacılık hizmetini sunabileceğimiz stratejik bir değer potansiyeli olarak görüyoruz.’ ifadelerini kullandı.

Akbank’ın daha önce sunduğu doğal ses modeli, yardımcı sohbet botları gibi yapay zeka uygulamalarıyla her zaman müşterilerinin hayatını kolaylaştıran çözümlerde öncü olduğunu vurgulayan Gökçay, karmaşık finansal taleplere cevap olabilmek için 76 yıllık bankacılık tecrübelerini yapay zeka uzmanlığıyla sentezleyerek kendi büyük dil modelini geliştirdiklerini kaydetti.

Gökçay, bu kapsamda müşterilerinden gelen talepleri çok daha hızlı bir şekilde işleyerek, yanıtlayarak, kişiselleştirilmiş hizmetler sunarak üst düzey bir deneyim sağlayacaklarına işaret etti.

İşlenen verilerin yalnızca bankanın veri ortamlarında tutulduğunu ve güvenle saklanacağını anlatan Gökçay, şunları kaydetti:

‘Geliştirdiğimiz yeni ‘büyük dil modeli’ müşteri talimatlarını işlemede ve doğruluk oranlarında yüksek başarı sağladı. Model, 56 milyar token ve bankacılık özelinde 100 bin örnek doküman ile eğitildi. Yaptığımız testlerde klasik doğal dil işleme çözümleriyle elde edilen doğruluk oranı, büyük dil modeli ile kurgulanan üretken yapay zeka ve arama optimizasyonu uygulamaları sonrası yüzde 35 artış gösterdi. Akbank olarak, önümüzdeki dönemde de mevcut doğal dil işleme çözümlerini büyük dil modeli ile dönüştürmeyi ve yapay zeka temelli yeni bankacılık uygulamalarını hayata geçirmeyi amaçlıyoruz. Bu çerçevede, müşterilerimizin ihtiyaçlarını öngörebilen, hızlı ve güvenilir çözümler geliştirmek için teknolojiyi en etkin şekilde kullanmaya devam edeceğiz.’

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

IBAN’ını kullandırana hapis cezası

Bankaya gidip bildirimde bulunmamış ve IBAN’ını kullandırdığı anlaşılan kişi için ya bir yıla kadar hapis cezası ya da beş bin güne kadar adli para cezası kesilecek

Yayınlanma:

|

Yazan:

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek kayıt dışılıkla mücadele kapsamında tüm tuşlara aynı anda basmaya başladı. Bastığı bu tuşlardan bir tanesi de kendi banka hesabını başkalarına kullandıranlarla alakalıdır.

Bakan Şimşek, kişisel hesaplara (IBAN) gelen paraların nereden ve niçin geldiğinin sorgulanma süreci için vergi idaresine talimat verdi. Ve böylece bir tür kazıma yöntemiyle vergi idaresi kayıp ve kaçakla mücadele etmek adına binlerce hesabı takibe aldı.

Ne oluyor?

Vergi idaresi, şu aralar mal ve/veya hizmet satışı yapan kişilerin/şirketlerin, bu satış dolayısıyla alması gereken parayı kredi kartı ya da nakit olarak al(a)madığı durumlarda ilgisiz kişilerin banka hesaplarına transfer yoluyla gönderilmesi sonucu ortaya çıkan kaybı sorgulamakta. Örneğin bir tüccar, bir malı ya da hizmeti birine satarken ürünün parasını ya nakit ya da kredi kartıyla alabilmektedir. Bunun karşılığında da tüccar, yasaların izin verdiği hadler ve koşullar doğrultusunda ya fiş ya da fatura düzenlemek zorundadır.

Buraya kadar bir sorun yok ancak satıcı bazen sattığı ürünü kredi kartı komisyonundan ve dolayısıyla da gelir/kurumlar vergisi ile KDV’den kaçmak için alıcıdan, verdiği bir IBAN numarasına parayı göndermesini istemektedir. Böylece mal/hizmet satışı görüntüde olmamış sayılacak ve vergi de ödenmemiş olacaktır.

Paranın geldiği IBAN ise ya o işletmede çalışan birine ya işletme sahibinin çocuğu, eşi gibi yakınlarından birine ya da güvendiği başka birine ait olabilmektedir. Hatta işletme sahibiyle hiçbir akrabalık bağı olmayan başka birine de ait olabilmektedir.

Tam da bu noktada Hazine ve Maliye Bakanlığı, bu şekilde para gelen IBAN sahiplerini incelemeye başladı. Bu IBAN denetim işlemi, Vergi Dairesi Başkanlıklarının olduğu yerde vergi dairesi başkanlığı ­-29 ilde vergi dairesi başkanlığı bulunmaktadır- olmayan yerlerde ise defterdarlıklar vasıtasıyla yapılacak.

Malı/hizmeti satan için idari para cezası var

Malı ve/veya hizmeti satan kişilerden öncelikle alınmayan ­kurumlar, gelir, KDV gibi vergiler alınacak. Akabinde alınmayan bu vergilerin bir (1) katı kadar da vergi ziyaı cezası ile düzenlenmeyen faturalar için düzenlenmesi gereken fatura tutarının yüzde 10’u kadar da özel usulsüzlük cezası kesilecek. Ancak kesilecek bu yüzde 10’luk tutar 2024 yılı için 3 bin 400 TL’yi geçmiyorsa 3 bin 400 TL, şayet üstünde ise o tutar kesilecek. Örneğin, bu şekilde satılan ancak faturası kesilmeyen ürünün fiyat 25 bin TL ise bunun yüzde 10’u 2 bin 500 TL olacak ama 2024 yılı için asgari 3 bin 400 TL’yi geçmediği için 3 bin 400 TL kesilecek. Ya da satılan ürünün fiyatı 60 bin TL ise 60 bin TL’nin yüzde 10’u 6 bin TL’dir ve bu tutar da asgari ceza tutarı olan 3 bin 400 TL’nin üstünde olacağından bu işlem için 6 bin TL özel usulsüzlük cezası kesilecektir. Bu şekilde kesilecek özel usulsüzlük cezası da 2024 yılı için en fazla 1 milyon 700 bin TL olacaktır. Ayrıca alınmayan vergiler üzerinden her ay için aylık yüzde 3,5 gecikme faizi de alınacak

IBAN’ını kullandıran için idari para cezası var

IBAN’ını kullandıran için ise daha vahim bir durum var; hem vergi ve idari para cezası hem de hapis cezası. Daha vahim olan ise basında dolaşan haberlere göre IBAN’ını kiralayan binlerce kişinin olmasıdır.

Zaten hiç kimse de IBAN’ını bir karşılık olmadan “tanımadığı” birine kiralamayacağına göre IBAN sahiplerinin komisyon aldığı varsayılacak ve aldığı varsayılan ya da gerçekte aldığı komisyon dolayısıyla gelir ve katma değer vergisi ile idari para cezaların yanı sıra gecikme faizi de istenecek.

Aldığı komisyon tutarının ne kadar olduğu belli olmadığı için Danıştay ve vergi idaresi nezdinde genel olarak en az yüzde 2 olarak uygulanmaktadır. Yani IBAN’ını kiraladığı varsayılan kişinin hesabında -normalin dışında- 20 milyon TL’lik bir işlem hacmi varsa bunun en az yüzde 2’si kadar (en az 400 bin TL) komisyon aldığı varsayılıp bu tutar üzerinden ödemesi gereken vergiler ile cezalar kesilecektir.

IBAN’ını kullandıran için hapis cezası da var

IBAN’ını kullandıranların akıbetini öğrenmek için önce 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun’sonra da Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine Dair Tedbirler Hakkında Yönetmelik’e bakmak lazım.

Buna göre 5549 sayılı Kanun’un 15’inci maddesine göre IBAN’ını başkasına kullandıracak kişinin bunu gidip yükümlüye bildirmesi gerekiyor. Kanun’da geçen yükümlü kavramından bankacılık, sigortacılık, bireysel emeklilik, sermaye piyasaları, ödünç para verme ve diğer finansal hizmetler ile posta ve taşımacılık, talih ve bahis oyunları alanında faaliyet gösterenler; döviz, taşınmaz, değerli taş ve maden, mücevher, nakil vasıtası, iş makinesi, tarihi eser, sanat eseri ve antika ticareti ile iştigal edenler veya bu faaliyetlere aracılık edenler ile noterler, spor kulüpleri ve Cumhurbaşkanınca belirlenen diğer alanlarda faaliyet gösterenler anlaşılmalıdır.

Süreç şöyle işleyecek

Bu inceleme/kazıma işlemi genel olarak vergi dairesi nezdinde işleyecek. Ancak konuya vergi müfettişleri de dahil edilip incelemenin boyutu genişletilecek. Bu arada vergi dairesi müdürlerinin de inceleme yetkisi olduğundan inceleme açısından hukuken bir sorun bulunmamaktadır.

İncelemeye yetkili kişi yani vergi dairesi müdürü ya da vergi müfettişi, IBAN’ını başkasına kullandırtan kişiyi tespit edip incelemeye alacak ardından düzenlediği vergi suçu raporuyla önce savcılığa sonra da MASAK’a bilgi verecek.

Savcılık ise gelen bu raporu baz alarak iddianameyi oluşturacak. Bu kişilerin suçlanacağı madde ise 5549 sayılı Kanun’un 15’inci maddesidir. Bu maddeye göre yükümlüler nezdinde veya aracılığıyla yapılacak kimlik tespitini gerektiren işlemlerde, kendi adına ve fakat başkası hesabına hareket eden kimse, bu işlemleri yapmadan önce kimin hesabına hareket ettiğini yükümlülere yazılı olarak bildirmediği takdirde altı aydan bir yıla kadar hapis veya beş bin güne kadar adlî para cezasıyla cezalandırılır.

Bu maddenin gerekçesinde ise işlemin esas sahibinin kimliğinin gizli tutulmasının önlenmesi amaçlanmıştır cümlesi bulunmaktadır. Ve böylece IBAN’ını kullandıran kişi, bankaya (yükümlüye) gidip kim için kullandırdığını yazıyla bildirirse bu bildirim sonucunda bu madde uyarınca ceza işlemi uygulanmayacaktır. Ama hesaptaki para hareketinden sonra bildirmenin pek bir önemi maalesef bulunmamaktadır.

Özetle bankaya gidip bildirimde bulunmamış ve IBAN’ını kullandırdığı anlaşılan kişi için ya bir yıla kadar hapis cezası ya da beş bin güne kadar adli para cezası kesilecek.

Ayrıca IBAN’ı kullanan iş yeri sahibi de (tüccar vs) TCK madde 38 uyarınca bu suçu azmettiren olarak işlenen suçun cezası ile cezalandırılacaktır.

Verilecek adlî para cezasının miktarı, bir (1) gün karşılığı olarak en az 20 ve en fazla 100 Türk Lirasıdır.

Nihayet; hapis cezasının süresi 1 yılın altında olduğu için burada CMK madde 171 uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilebilecektir. Yine söz konusu ceza TCK madde 50 kapsamında seçenek yaptırımlara çevrilebilecek, TCK madde 51 kapsamında ertelenebilecek ve yine sanık hakkında CMK madde 231/5 uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilecektir.

Murat BATI-T24

Okumaya devam et

KATEGORİ

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

KRIPTO PARA PİYASASI

BORSA

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.paravitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.